https://www.facebook.com/tugce.tgc.39

:)

30 Ocak 2016 Cumartesi

Le Grand Bleu, The Big Blue, Derinlik Sarhoşluğu, yaklaşık 3 saatlik dram türünde ve romantik türde olan bir Jean Reno filmi. Muhteşem bir film demeye gerek var mı… Filmin bir noktasında film başa dönüyor o ana kadar filmin başı unutuluyor ama bu farkedilmiyor işte o başa dönme anında bunun farkına varılıyor. Bence film bittikten sonra başındaki ilk 3-4 dakikayı tekrar izleyin sonrada yine filmin son 1 dakikasını izleyin inanılmaz güzel bir his veriyor. Filmin oyuncuları şöyle; Jean Reno, Rosanna Arquette, Sergio Castellitto, Griffin Dunne, Valentina Vargas, Jean-Marc Barr.

Filmin konusu: Enzo ve Jacque Akdeniz kıyılarında birlikte büyüyen ve ortak tutkuları dalış olan iki kişidir. Dalış tutkusu olmasına rağmen Enzo farklı tutku ve heyecan ararken Jacque ise suya karşı aşkından dolayı dalar. Yıllar yılları kovalar ve Dünya Şampiyonası turnuvası başlatılır. Bu arkadaşlıkları rakipliğe dönüşür ancak dostlukları son nefeslerine kadar da devam edecektir. Müthiş efektler ve su altı çekimleriyle uzun süre etkisinde kalacağınız harika bir yapım. Arada aşk unsuru da var tabii…

Filmi linkten izleyebilirsiniz:

İYİ SEYİRLER



29 Ocak 2016 Cuma

Everyone Says I Love You, Herkes Seni Seviyorum Der, ismi kadar kendisi de çok tatlı bir film. Woody Allen yaparsa böyle yapar zaten. Oyuncular olağanüstü; tabii ki benim için en önemlisi Julia Roberts, sonra da Edward Norton. Oyuncular şöyle; Woody Allen, Julia Roberts, Goldie Hawn, Alan Alda, Drew Barrymore, Edward Norton, Natalie Portman, Natasha Lyonne. Var mı ya böyle bir kadro… Filmin türü müzikal, romantik ve komedi ama herkesin izleyebileceği bir film hem de hiç sıkılmadan.


Filmin konusu şöyle; açık fikirli avukat Bob (Alan Alda), her şeye burnunu sokan karısı, karısının eski kocası, üvey kızı, oğlu, babası, Alman hizmetçisi ve hatta eski karı ve kocaların da içinde bulunduğu alışılmışın dışında kocaman bir ailenin hikayesi...

Filmi linkten izleyebilirsiniz:
http://www.politikfilm.net/filmler/307-herkes-seni-seviyorum-der-everyone-says-love-you-filmi-izle.html

İYİ SEYİRLER


25 Ocak 2016 Pazartesi

Anatomy of a Murder, Bir Cinayetin Anatomisi, sürekli merak uyandırarak kendini izlettiren bir film. “On İki Kızgın Adam” filmindeki hissi aldım filmden. Karşıdan bakıldığında ve izledikten sonra aslında çok sıkıcı olması gereken ama son derece mükemmel işlenmiş bir film. Sürprizlerle dolu. Filmdeki en iyi karakter ise; avukatın yardımcısı olan kadın, filmi tamamlayan tamamen o. 

Filmin konusu şöyle; Laura Manion eve döndüğünde kocasına tecavüze uğradığını söylüyor. Kocası tecavüzcüyü öldürdükten sonra bu cinayetin meşru olduğunu savunuyor. Savunma avukatı Paul Biegler’de mahkemede adamı savunuyor ve böylece tartışma olayları iyice büyütüyor.

Filmi linkten izleyebilirsiniz:


İYİ SEYİRLER

22 Ocak 2016 Cuma

Le ballon rouge, The Red Balloon, Kırmızı Balon; 1956 Fransız yapımı yaklaşık yarım saatlik bir kısa film, en iyi kısa film ödülü hariç birçok ödülü var filmin ve kesinlikle mükemmel, güzel bir film. O çocuk masumiyetini o kadar güzel anlatıyor ki…

Filmin konusu şöyle; iyi bir çocuk vardır ve bir gün kırmızı bir balonu takıldığı yerden kurtarır; çocuk ve balon resmen arkadaş olurlar. Ona göre bu balonun insanlar gibi duyguları vardır. Çünkü balon hep onu takip ediyordur. Okula giderken, kiliseye giderken hep peşindedir. Balonu gören çocuklar patlatmak istiyordur ve onlardan bile birlikte kaçarlar.

Filmi linkten izleyebilirsiniz:


İYİ SEYİRLER

17 Ocak 2016 Pazar

The Big Short, Büyük Açık, vizyondaki Brad Pitt filmi ama öyle tamamen Brad üzerine kurgulanmış bir film değil. 
Bir film hem bu kadar durağan ve sıkıcı hem de bu kadar sürükleyici ve merak uyandırıcı olabilir mi, üstelik hem hunharca kazanılan paralar söz konusuyken hem de vicdan söz konusu olabilir mi? İşte film böyle bişi. Oyuncuları zaten direkt filme git diye bağırıyor: Christian Bale, Steve Carell, Ryan Gosling, Brad Pitt, John Magaro, Karen Gillan, Melissa Leo, Marisa Tomei. Bir de sürpriz bir isim var a a bu da nereden çıktı dedirtiyor: Selena Gomez.
işte benim adamım :)

Filmin konusu şöyle; sektör dışından dört kişi büyük bankaların, medyanın ve hükümetin görmekten kaçındığı şeyi, ekonominin küresel çöküşünü gördüğünde akıllarına bir fikir gelmişti: Büyük Açık. Cesur yatırımları, onları her şeyi ve herkesi sorgulamalarının gerektiği modern bankacılığın karanlık, hassas noktasına götürecek.

Filmin fragmanını linkten izleyebilirsiniz:


İYİ SEYİRLER

15 Ocak 2016 Cuma

Annie Hall; dram, komedi, romantik alanlarında bir film. Kurgu hiç sürükleyici değil, yönetmen vermek istediği mesajı ya da anlatmak istediğini farklı bir yolla yapmalıymış. Şu oyunculara bakın; Woody Allen, Diane Keaton, Tony Roberts. İnsan oyuncuları gördüğünde böyle bir yorum yapmaya utanıyor ama…

Özetle film saran bir film değil, tekrar tekrar izlenecek bir film hiç değil.

Filmin konusu; 1978 yılının En İyi Film de dahil 4 oskarlı bu Woody Allen yapımı film komedyen Alvy Singer adlı bir komedyenin Annie Hall isimli bir şarkıcıya aşık olması ve buna paralel olarak gelişen olayları esprili bir dille anlatıyor. Aşk hayatındaki başarısızlıkları bulunduğu çevrenin olumsuzluklarına bağlayan Alvy'nin karşısına Annie çıktığında bu sefer işlerin farklı gideceğine dair bir inancı vardır.

Filmi linkten izleyebilirsiniz:

İYİ SEYİRLER
Türk ve Dünya Edebiyatı, Kültür Bakanlığı’nın 1994 yılında çıkardığı bir kitap. Bence kitabın kapağı ve ismi çok sıkıcı ama okumaya başlandığında kitabın nasıl bittiği anlaşılmıyor. Üstelik tam bir genel kültür hazinesi. Klasikler diye tabir ettiğimiz kitapların tümü hakkında bilgi edinilmekle kalınmıyor üstüne başka eserler hakkında da bilgi veriyor ve bunu yaparken hangi dönemde, hangi akımda yapıldığını ve daha bitmedi eserler hakkında kim nasıl yorum yapmış o dönemle ilgili ne düşünmüşler gibi bilgilerde veriyor yani anlayacağınız tam bir hazine.

Kuru bir kitap olmadığını bir alıntı ile size göstermek isterim; “Evrimin ve gelişimin doğrultusu nedir? Bu soru 1930’lardan sonra sık sık ortaya atılmış, tartışılmıştır. Nitekim Rusya’da 1934 yılında toplanan “Sovyet Yazarlar Birliğinin Birinci Kongresi”nde kesin saptamalara gidilmiştir. Buna göre sanat toplumsal gerçekliği yansıtır. Ancak bu yansıtma devrimci bir doğrultuda olmalıdır.  Devrimci doğrultu ise; sanatçının, tarihin akışını doğru algılaması, “toplumun kölelik çağından feodalizme, feodalizmden kapitalizme ve kapitalizmden sosyalizme doğru geliştiğini” kavramasıyla ortaya çıkabilir.”


İYİ OKUMALAR

14 Ocak 2016 Perşembe

All About My Mother, Annem Hakkında Her şey; Cecilia Roth, Marisa Paredes, Candela Peña ve Penelope Cruz’u bir araya getiren 1998 yılı yapımlı bir dram filmi. Gerçekten ilginç bir konusu var.

Madrid'te yaşayan yalnız bir anne olan Manuela, henüz 17 yaşındaki oğlunun doğum gününde hayatını kaybetmesine tanık olur. Genç Esteban, başarılı bir yazar olmayı ve de bir gün babasının kim olduğunu öğrenebilmeyi umarak yaşamıştır. Oğlunun günlüğünü okuyan Manuela ardından Barcelona'ya gidip oğlunun babasını aramaya koyulur. Bu süreçte yaşayacakları dostluk ve keder dolu anlara sebep olur. Üstelik kimin kiminle nasıl bir ilişkisi var bu tam bir sürpriz.

İspanyol sinemasının dahi yönetmeni Pedro Almodovar’ın uluslararası arenada da büyük yankı uyandıran, hatta Oscar kazanan yapıtı son derece hüzünlü bir başyapıt.

Filmi izleyebileceğiniz link:

İYİ SEYİRLER

12 Ocak 2016 Salı

American Beauty, Amerikan Güzeli, muhteşem bir Kevin Spacey filmi. Filmin başında “ben ne izliyorum böyle” ya da “ Kevin nasıl bir rol oynadın sen” gibi değişik yorumlar söylenilebiliyor. Ama sonra işler değişmeye başlıyor ve birden “iyi ki izlemişim” dedirtiyor insana. Meğer film hiç de sanıldığı gibi değilmiş bir de üstüne mükemmel bir şekilde planlanmış bir cinayet var.

Filmin konusuna gelirsek; Lester Burnham (Kevin Spacey)'ın ailede ve iş hayatında girdiği bunalımı anlatan filmde, çok gösterişli bir evde eşiyle ve kızıyla yaşayan Lester'in karısı ilgisiz ve Lester'e kötü davranan biridir. Kızı ise babasını sevmeyen, saygı göstermeyen, ukala bir kızdır. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de iş yerinde patronun sürekli Lester'i aşağılayıcı halleri onu bunalımın eşiğine getirmiştir. Ve Lester’in konuştuğu iki kişi hayatını değiştirmeye başlar.

Filmde Ricky rolünde Wes Bentley’i görüyoruz ve biz kızların “kahramanım benim” diyeceği ve hayallerimizi süsleyen beyaz atlı bir prens.

Filmi izleyebileceğiniz link:

İYİ SEYİRLER